Bilimsel Olarak Rüya Görmek Nasıl Açıklanıyor

Rüyalarımızda işler yolunda gittiğinde gün içerisinde daha mutlu, daha sağlıklı ilişkilerimiz oluyor ve tam tersi kabuslar gördüğümüzde gün içerisinde tavrımız kötü oluyor. Rüyalarımızda gördüklerimizi yorumlattığımızda ise yorumlar, sadece gün içerisinde değil aynı zamanda geleceği ve gelecek için vereceğimiz kararları da etkiliyor. Bu derece hayatımızda önemli etkileri olan rüyalar doğal olarak bilim adamlarının ilgisini çekiyor. Uyurken aslında durgun bir deniz olması gereken zihnimizin, son sürat hareketli olması bilim adamlarının bu konunun üstüne gitmesine ve bu konuda araştırmalar yapmasına yol açıyor. Rüyalarda gördüklerimizin günlük hayatta yaşadıklarımızla ilgisi olduğu fikri ortaya atıldığından bu yana, birçok çalışma bu konuyu hipotezden çıkartıp kuramsallaşmaya çalışıyor. Ancak zaten beyin hakkında çok az şey bilinirken uykular, rüyalar ve kabuslar hakkında daha da az şey biliniyor. Araştırmayı zorlaştıran bir diğer neden ise bilim insanlarının rüyaları doğrudan gözlemleme şanslarının olmaması. Onlar sadece rüya görürken bizi ve beynimizin işlemlerini gözlemleyebiliyorlar.

Bilimde Rüya Görmek

Psikanaliz bilimine göre rüya görmemizin sebebi gerçekleşmemiş hayallerimiz ya da ulaşmak istediğimiz arzulardır. Bilimsel olarak rüya görmek sadece insanlara özgü bir olgu ya da davranış değildir. Hayvanlar da rüya görür, yani rüya görmek aslında biyolojik bir olgudur. Bilimsel sonuçlar rüyanın, uykuda bir aşama olan REM sırasında meydana geldiği tespit edilmiştir. Bu aşamada insan vücudunda bulunan bazı hormonlar sayesinde, zihinde bulunan rüyaların sadece zihinde kalması sağlanıyor, yani rüyada yaptığımız hareketleri aslında gerçekte yapmıyoruz. Bazı durumlarda uyku sırasında harekete geçildiği gözlemleniyor. Bu, harekete geçişi gerçekleştiren de bazı uyku sorunları bulunduğu anlamına geliyor ve bir doktorla görüşülmesi gerektiği tavsiye ediliyor. Çünkü uyurgezerlik denilen bu uykuda harekete geçme durumu REM uykusu sırasında problemler olduğunu gösteriyor. Beyin uyku sırasında kendini yeniler. Gün içinde yapılanlar beyin tarafından gözden geçirilir ve belki de bu aşama sırasında gün içerisinde yaşanılanlar ve gelecekte yapmak istediklerimiz bize rüya altında farklı senaryolar ile geri dönüş verebilir.

Rüya Görmenin Bilimsel Açıklaması

Bilim adamlarının söylediklerine göre rüyalar sayesinde bilgiler daha uzun süre aklımızda kalıyor ve onları unutma zamanı uzuyor. Bilimsel araştırmalara göre rüya görmemizi sağlayan alan beynimizde duygusal olayları yaşadığımız yer ile aynı yerde gerçekleşiyor. Buna bağlı olarak rüya gördüğümüz sırada duygusal alan da etkilenip harekete geçiyor. Bazı bilimsel çalışmalara göre rüyalar sayesinde sinir sistemimiz bir nevi yenileniyor ve rüya görmekte güçlük çekenlerde depresyon, anksiyete ve yüksek tansiyon gibi şikayetler görülüyor. Rüyalarda zaman kavramı yoktur. Çünkü rüyayı görürken aslında çok uzun bir zaman sürecinde olduğunu düşünürüz ancak rüyalar gerçekte çok kısa sürer. Bu kısa süreye rağmen çok değişik ve hareketli rüyalar görmekteyiz. Bazı zamanlar da yarı uyanık gerçekle karışık rüya ya da kâbus diyebileceğimiz rüyalar görürüz. Bunlar genellikle gün içinde çok çalıştığımızda ve organlarımız çok yorulduğunda olur. Yorgun düşen organlarımızla birlikte düşüncelerimiz birbirine karışıp bu etkiyi yaratır.

Bilimsel Anlamda Rüyalar

Yapılan bilimsel araştırmalara göre gün içerisinde yaşananlar bizim kendi duygu ve düşüncelerimizle harmanlanarak uykumuzda rüya ya da kâbus olarak karşımıza çıkıyor ve bunlar zaman içinde unutuluyor. Görülen kötü rüyalar iyi rüyalara karşı daha kalıcı oluyor. Bilime göre rüya görmemizin nedeni insanların bilinçaltında kalmış düşünceleridir. İnsanların içerisinde kalmış arzular rüyalarda görülen semboller ile birlikte ortaya çıkabilir. Bundan dolayı rüyayı yorumlamak aslında bilimsel açıdan da önem teşkil etmektedir